TERTEMİZ GALİYET!

Haliyle bu başlığı neden attığımı anlatmaya gerek yok. Rakiplerin bazıları enteresan işlere karışıyor. Sosyal çevre adeta çalkalanıyor gün boyu. Dün geceden başladı esasen. Tuzlaspor da Suat Kaya takımdan ayrılıyor, futbolcular ki önemli isimler ve kadro sürekli olanlar bunlar kadro dışı kalıyorlar. Başkan açıklama yapıyor bir gazeteciye lay lay lom…Dostlar alışverişte görsün. Gelde işkillenme.

Tamam başkanları haklı olacaksa sahada da görülmesi gerekir ama nafile!

Neyse artık biz maçımıza odaklanalım dedik. Öyle yaptık. Bir gözümüz de Altınordu-Giresunspor maçına çevrildi. Orada işler de bize döner gibiydi ama ev sahibi takım gol atamadı maç berabere bitti.

Tüm bunları düşününce sahada biz neler yapacağız düşüncemiz hakimdi haliyle. Bursaspor kadrosuyla çıktı Ertuğrul Hoca sahaya. Benzer oyunu devam ettirdi. Mücadaleci ve oyun kurgusu iyi bir maç vardı. Seyir zevki yüksek bir görüntü vardı sahada.

Boluspor da yine iyi bir mücadele verdi. Pozisyonlar buldu. Gole yaklaştı. Kontra ataklarla Gyasi yaklaştı kaleye ama istediğini yine yapamadı.

Hamroun, günün çalışkan ismiydi. Çok gol kaçırdı. Kaleci Selmani iyi bir maç çıkarttı ve farklı tarifeye engel oldu. Yasin defanstan dönen topu tamamladı ve takımını öne geçirdi.

Golden sonra da yine rakip alanda gol arayan görüntümüz vardı. Defans genel olarak iyidi. Zamanında müdahaleler yaptı.

İkinci yarıya Boluspor net bir gol pozisyon ile başladı ve mutlak golü kaçırdılar. Nurullah köşeden kornere çeldi topu.

Son haftaların suskun ismi Gökhan Karadeniz şık bir gole imza atarak güven tazeledi. Yine Hamroun iyi günündeydi ama son vuruşlarda kaleciyi ve direği geçemedi.

Yine ikinci yarı Coruer’in yerine giren Nadir’de gol kaçırma yarışına dahil oldu. Maçın 2-0 bitmesi sadece rakibin da çabasıyla oldu.

Artık puanlar eşit. Adanademirspor, Giresunspor ve bizim puanlar 64! İkili hatta üçlü averaj nedeniyle 3. Sıradayız.

Kalan iki maçta ne olur sorusuna? Her şey mümkün tabi bu futbol diyoruz. Ancak sıkıntı skora ve maçlara tesir edilmesinin konuşulduğu şu ortamda ki Başkanı Yüksel Yıldırım da hafta içinde uzun uzun buna dikkat çekmişti. Rakiplerin bazıları açıklama yaptılar. Kulüp de açıklama yaptı. Ancak her şey sahada görünüyor zaten. Yaptıkları açıklama ile hiçbir şekilde uyum sağlamıyor mücadeleleri, yaptıkları eylemler.

Esasen 180 dk uzun bir süre futbol için. Hem de her dakika her şey değişir. Gelin görün ki TFF bunları araştırma yerine susuyorsa mutlaka etki altındadır. Ne diyelim kimin şer planı varsa yüzlerine dizlerine dursun. Biz kulübümüzden yana rahatız. Onlar bu şaibe altında mutluluk resmi verebiliyorlarsa vicdanlarına kalmış. Elbet bir yerde hesapları döner.

Kalan iki maçta biz kazanıp rakiplerin puan kaybını bekleyeceğiz. En zayıf halka Giresunspor ama kalan maçlarından biri Akhisar kendi sahasında ama en düşündürücü olanı da Tuzlaspor! Kazanıp bekleyeceğiz. Adanademirspor ise sürpriz olur çünkü.

Diğer ihtimali ise şimdilik konuşmak istemiyoruz. Ancak yine Ads taraftar alarak cezayı ödeyecektir. TFF ise izleyecektir. Caydırıcı bir durum yok yani. Bunların yapacakları ortada gözlerini kararttılar.

Elbette üzüntümüz takımımız adına bugünkü futbol ile biz şu an en az 7-8 puan önde olmalıydı. Diyecek bir şeyimiz yok maalesef. Bekleyip göreceğiz.

KAOS, GALİBİYET VE BEKLEMEYE DEVAM!

Samsunspor da bir şeylerin yolunda gitmediği ama buna rağmen yine de ağır aksak oynayarak puanlar kazanıldığı aşikardı. Dedikodulara ehemmiyet vermeyelim dedikçe içerisi fokur fokur kaynamış.

Menemen maçında doruğa çıkan takım içinde ki huzursuzluk sonrası alınan kadro dışı kararları bizleri haliyle daha da umutsuzluğa itti. İten kadro dışı kalan futbolcular değil. Şükür alternatifleri var. Ancak olayın büyüklüğü ve derinliğiydi. Şükür ki Başkan Yıldırım zamanında müdahale etti ve şehre gelerek adeta ben buradayım dedi.

Ancak Burak ve Caner’in böyle bir hadiseyle ayrılmaları tüm taraftarlar gibi bizlerde de hayal kırıklığına sebebiyet vermişti. Yine Keremcan ise en azından elinden geleni yapıyor diyorduk. Yapacak bir şey yok eden bulur!

Hatırlamak dahi istemediğimiz bir Menemen maçı yaşadık hep birlikte. Haksızlıkları ortada. Hani pandemi vardı? Birbirimize yardımcı olacaktık. Ne çabuk da unutuyoruz. Kulüp gelirleri dibe vurdu. Tüm kulüplerde durum daha da vahimken bütün bunları es geçip başkanı köşeye sıkıştırma çalışması yapmak doğrusu yakışmadı. Ancak Onlar kendilerine yakıştırdı.

Başkan’ın yaptığı açıklamalar ise çok net olarak durumu ortaya koyuyor. Ancak hani derler ya yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik derken tüm bunların olması işte anlamaya zorlandığımız kısım buydu.

Tüm bunların akabinde oynanacak Bursaspor maçında ki reaksiyon ise merak konusuydu. Puanlar eşit hale getirilip son dakikaya kadar fırsat mı kollanacak yoksa pes mi edilecekti?

Başkan’ın hasta haliyle gelmesi durumu özetliyordu. O pes etmek yok demişti. Ama futbolcular buna cevabı sahada nasıl olacaktı?

Ertuğrul Hoca beklendiği gibi mini değişikliklerle takımı sahaya sürdü. Rakibi karşısında oyun üstünlüğünü ilk dakikadan ela aldı ve Yasin’in golüyle sezonun en erken golüne imza atldı. Hamroun’un baskısı, Savicevic’in şık pasına Yasin’in dokunuşu vardı.

Golden sonra da rakip alanda daha çok görülen daha fazla maçı isteyen görüntümüz vardı. Bursaspor ise ileride çoğalıp gol aramaya fırsat bulamadı. Daha çok uzun toplar denedi ama defans zamanın da müdaheleler yaptı.

İlk yarının sonlarında önce Mücahit ile serbest atıştan gole yaklaştık. Onun vuruşunu kaleci güçlükle topa dokundu ve top üst direkten geri döndü. Yine ilk yarı tek golle kapanır derken Yasin’den güçlükle aldığı topu Hamroun topu bu kez direkten ağlarla buluşturdu.

İkinci yarıya yine rakip alanda basarak başlayan ve pozisyon arayan taraftık. Farkı 3’e bu kez Couruer ile artırdık. Mücahit asist yapandı. Pozisyonu ise yine Hamroun başlattı.

Biraz olsun topu Bursaspor’a verince onlarda cezayı kesmekte zorlanmadı. Sonrasında oyunda kalmak ve farkı artırmaya çalışmak oyun iştahı anlamında göze hoş gelen kısımdı. Yasin’in topu yine direkten döndü. Gökhan Karadeniz oyunda kaldığı sürece 2 net pozisyondan yararlanamadı. Nadir bu kez asist ile döndü, Gökhan Alsan’a son dakikada verdiği pası o da gole çevirince maçı 4-1 gibi şık bir skorla kazanmış olduk.

Görüldüğü gibi bu kadro istediği zaman oyuyor. Oynuyor arkadaş. Baştan beri kızgınlığımız bu. Neden işi sağlama alıp daha önceleri bu skorları alıp taraftarınızı da başkanınızı da sevindirmiyorsunuz. Bakın Yasin’e beklediğimiz penaltıyı yazmadık bile gerek duymadık. Demek ki işi şansa bırakmayacaksın ki bu taraftarda sana helal olsun desin.

Kadroda yer alan her futbolcu değerlidir düsturunca mutlaka ama mutlaka kıymetlidir. Eğer Samsunspor forması giyiyorsa o armayı taşıyorsa önceliklerini gözden geçirecek. Kimse demiyor ki parasız oyna. Hakkını alıyorsun zaten alacaksın da. Kimsenin parası kalmamış şimdiye kadar. Yeter ki kulüp ayakta kalsın. Herkesin işleri düşerken, işsizlik kol gezerken sizler maaşlarınızı ki o miktarlar çoğu kimsenin kim bilir kaç yıllık maaş toplamı sizde buna göre biraz hareket edin. Paraları saçacağınıza oturun da hesabınızı kitabını yaparak hareket edin. Kimse sizden kazancınızı sormadı sormaz da bu taraftar sahada ki mücadelenize bakar. Bakıyor ama siz oynamayınca haliyle paranız mı ödenmesi diyor.

Ertuğrul Hocam, mutlaka sizin bir bildiğiniz vardır bizlerin bilmediği. Olayın içinde olan biri olarak. Gerçekten tartışılmanıza üzüldüm. Ancak bu kadar rahat bırakmamanız ve futbolcuları daha sert uyarmanız geriyordu. Hani kol kırılır yen içinde kalır diyorsunuz belki ama futbol kültüründe bu durum çokta öyle olmuyor. Kokusu ve dedikodusu çok oluyor. Futbolcuları yem etmemenizi anlıyorum ancak siz buna önlem alamadığınızda görüyorsunuz ki otoriteniz de saygınız da sarsılıyor.

Kalan 3 maç ince hesaplara inanın bu takım kalmayacaktı. Hatta şuan bu takım en az 7-9 puan önde olup bugün bu maçı üst lige çıkma maçı olarak hesaplamıştık. Olur muydu? Bal gibi olurdu.

Artık yapacak bir şey yok. Olmuşla ölmüşe çare yok. Bundan sonra kazanmaya devam gerisi Allah kerim!

KAZANARAK YOLA DEVAM!

Balıkesirspor ligde rahat takımlardan. Özellikle Yusuf Şimşek’ten sonra aldığı sonuçlarla son haftalara çok daha rahat giriyorlar. Yine de 1 puan için geldikleri her hallerinden belliydi.

İlk dakikalara aslında rakip daha etkili başladı. Şok bir gol bulur muyum düşüncesiyle yarı sahamızda baskı yaptılar. Üst üste yaptığımız hatalar oldu. Bunları savuşturduktan sonra en büyük uyarı da ofsayt nedeniyle verilmeyen gol oldu. Evet ofsayt değildi. Ayrıca değerlendireceğim.

Bu şok pozisyonlardan sonra biraz daha toparlanır göründük ve rakip alana daha çok oyunu yığmaya başladık. Bunun için sağdan ve soldan pozisyonlar aradık.

Gol aradığımız bir pozisyonda Atilla oyunu çok hızlı başlattı ve 20 saniyede kalemizde pozisyon buldular. Ancak Camil bunu iyi değerlendiremedi.

Buna karşılık bizim de Mücahit’in şutunun defanstan kaleye yönelip üst direkten yere vuran bir pozisyonum oldu. Yine Djedje’nin sert şutu var Atilla’dan dönen ve bunu yine Djedje vurdu ama top auta gitti.

Son anlarda bir de Caner’in çaprazdan şutu var kaleci Atilla’da kalan. Tomane ise çabaladı ama istediği o topları bir türlü bulamadı.

İkinci yarıya kalan tüm umutlarımız ile başladı bu yarı. Hemen başında Gökhan Karadeniz ile gole yaklaştık. Sonrasında iyiden iyiye oyunu rakip alana yığdık. Rakip iyice kapandı. Boşluk bırakmadı adeta. Tomane bu aşamada bir iki top geldi ancak o vuruşları da auta gitti. Sakatlanarak oyundan çıktığı için hepimiz üzüldük. Dileriz ciddi bir durumu yoktur.

Yasin ve Hamroun çok çabaladı. Ancak Gökhan Karadeniz bir iki pozisyon dışında adeta kayboldu sahada. Biraz Saviceviç arar durumdaydık. O boşluğu Oğuz çok iyi kapatamadı. İstekliydi ama etkili pas gerekli.

Yine Veli kritik işler yaptı maç boyunca. Hem defansta hem de rakip alanda göründü zaman zaman. Gökhan Alsan oyuna girer girmez kornerden gelen topu Tomane’ye indirdi onun vuruşu Atilla çıkarttı ama Veli doğru yerde olunca gole imzayı attı.

Sonrasında Yasin ve Couruer rahat pozisyonları atamadı. Bir de Gökhan Alsan’ın şutu vardı. Rahat pozisyonlardı bunlar. Ablukaya aldığımız dakikalarda golü atacaktık. Daha fazla atmalıydık ve atabilirdik.

Hakem bazı pozisyonlarda aleyhimize görünmüş olsa da maça damga vuran kritik pozisyon kuşkusuz verilmeyen Balıkesir’in golüydü. Gole itiraz yok. Ancak şimdi rakip taraftarlar öyle havalara kalkacak ya tabi bilmedikleri ve dahi işlerine gelmeyen ise bu takım 3 sezondur inanılmaz hakem hatalarına maruz kaldı. İnanılmaz puanlar kaybetti. Sırf bu yüzden bir yıl gecikmeli geldik buralara. Bu sezon dahi 8-10 puanımız gitmiştir çok rahat. Son haftalarda kırmızı kartlar dahi tartışmalı ki Giresun’a yenildik sırf bu yüzden.

Kim ne derse desin rakip gole kadar gelmekte dahi zorlandığı bir maçı hem de tüm istatistiklere göre üstün oynayarak kazandık. Gol verilmiş olsaydı da bu maçı alacaktık. Çünkü futbol oyun işi olduğu kadar skor işi de. O dakika da yenilmiş gole bu çocuklar daha baskı ile cevap vereceklerdi. Mutlaka bunu çevireceklerdi. Bu gücün bu takımda oluduğunu sanırım bilmeyen yoktur. Gönül isterdi ki 3-4 farklı alsaydık da bu ofsaytın konuşulması dahi çöp olsaydı.

Yani öyle kolay değil Samsunspor gibi bir takıma çamur atmak. Netice de alınan üç puan ile yolumuza devam ediyoruz. Kalan 5 maçımızı en iyi şekilde tamamlayıp bu ligi şampiyon olarak bitirmek en büyük dileğimiz.

ÖZLEMİŞTİK GALİBİYET YAZMAYI!

Camia olarak son haftalarda oldukça gerginlik yaşadık. Alınan sonuçların yanına bir de kırmızı kartlar başgösterdi maçlarda. Düşünün iyi oynuyorsunuz gördüğünüz karlar ile tüm planlarınız değişiyor.

Maç öncesinde de yine benzer beklentiler oluştu taraftarda hen nedense. Yine kim kırmızı kart görecek diyenler hatırı sayılır şekildeydi. Beklentileri boşa çıkmadı bu maçta da ama sonuç istediğimiz gibi oldu.

Tuzlaspor, bırakın stadyumu oynayacak antrenman sahası bulmakta zorlanan ve göçebeler gibi gezen bir kulüp ama sahaya çıkıyorlar yine de. Elbette saygı duyuyoruz. Ancak bu şekilde nereye kadar olacak ülke futbolunda.

Tomane aylar sonra sahaya ayak bastı. 11’de yerini buldu. Yine Mücahit de, Keremcan’ın kırmızı kart cezası nedeniyle maçta yerini aldı. Boli covid tanısı nedeniyle kadro da yoktu.

Maça kontrollü başladık. İlk dakikalarda pozisyonu Thuram ile buldu rakip. Sonrasında kanatları daha iyi kullanan taraf olduk. Tomane tam bir forvet gibi ileride tek kaldı.

İlk yarı boyunca rakip alanda etkiliydi. Tomane ilk pozisyon da şutu auta gitti. Bir diğerinde de zor pozisyonda yaptığı yarım rovaşeta şutu direk dibinden auta gitti.

Gökhan Karedeniz, direklere takıldı bu maçta. İlk şutu üst direk köşesine çarptı, yine bir başka pozisyonda ise kaleciden dönen top ona çarptı sonrasında da direkten döndü. Hamroun dönen topu iyi değerlendiremedi ve mutlak golden olduk.

İlk yarı mutlak ağırlıkla geçti rakip alanda. Zemin kötüydü ama mazeret artık kalmamıştı. Bir bakıma her şeyin biteceği değil belki ama ağır yara alacağımız bir maçın ilk yarısı golsüz bitmişti.

İkinci yarıya yine etkili başladı. Yasin’in plase vuruşu auta gitti. Rakip alanda daha fazla görünüp rakip defansı hataya zorlamaktı işte onu da yaptırdık.

Hamroun yerde kaldı ve doğru karar ile kazanılan penaltıyı Yasin gole çevirdi ve öne geçmiştik. Golden sonra biraz dikkat biraz da ikinci golü arar görüntümüz vardı. Bunun için mücadeleyi bırakmamak önemliydi.

Kıyasıya mücadele vardı sahada. Hakem ise eh işte maç yönetti ama Caner’e takılıp düşen rakip oyuncunun pozisyonun da devam ettirmesi yine de kötü niyetli değildi diyebildik. Ancak yine Tomane’nin yerde kaldığı iki pozisyonu devam ettirmesi yanlıştı. Pozisyona yakındı yine Djedje yerde kaldığı zaman oysa ikinci kez penaltı noktasını her nedense göstermekte çekindi. Neden vermiyorsun? İyi ki aldık maçı doğrusunu söylemek gerekirse. Yine de kötü niyetli olsaydı rakibin o pozisyonunda penaltı çalardı. Ancak rakibin yaptığı penaltı da sarı kart dahi vermemiydi bir başka hata. Şu tolerans bize rastlamadı.

Maçı tamamen kontrol altına almışken bu kez Savicevic sahne aldı. Oysa maçın iyilerindendi kendisi. Çok gereksiz bir ilk sarı kart gördü. Hemen akabinde de ikinci sarısını affetmedi hakem ve oyundan atıldı. Gördüğünüz gibi hata yapmayacaksınız. Yine Hamroun da gereksiz sarı kart görmüştü topa sert şekilde yere vurarak. Bize yapılana tolerans var yaptıklarımıza yok bunu gördük yine bu maçta. Daha dikkat lütfen.

Kalan 20 dakikayı 10 kişi tamamladık uzatmalarla birlikte. Buna rağmen iyi bir direnç gösterdik. Ancak ilk yarıda bizim toplar aynı kaleden direkten dönmüştü bu kez bizim için şans anları oldu. Rakibinde iki topu direkten döndü. Yine Caner kritik müdahalesi vardı ki maçta ikinci kez kritik yerde geçit vermemişti. Ancak ters kafası da kale dibinden auta gitti.

Maç bize dönmüştü bu kez. Eksik olmamıza rağmen Guido ile ayağa kalktık önce, sonra Burak’ın derinleme pasına bu kez oyuna sonradan giren Coureur’un topu dikten gol olunca maçı bitirdik dedik.

Yerinde ve zamanında gelen bir galibiyet oldu. Kazanmak için her şeyini ortaya koydu takım. Demiştik ya zemin de kötüydü. Yine gün ortasında oynanan maçlarda bu sezon kötü bir istatiğimiz vardı onu da bitirmiş olduk. Kırmızı karta rağmen maçı galibiyetle bitirmiş olduk.

Tüm bunlar maçı ne kadar istediğimizin göstergesiydi. Rakibe bundan sonra rahatlıkla başarı diliyoruz artık. Doğrusu galibiyet yazmayı da özlemiştik 4 haftadır. Alışkanlık olur inşallah.

Kalan 6 maça umut dağıtan bir görüntümüz vardı sahada. Ertuğrul Hocaya son haftalarda haksızlık yapanlar vardı bu maç ile onunda önüne geçilmiş oldu ve eleştirinin ötesine gidenler artık biraz daha susup kalan maçlara odaklanır en azından.

Son bir şey de bu takım tek forvet beslemeyi sevmiyor. Bunu önceki maçlarda Coureur varken görmüştük ama bu maçta tam olarak Tomane ile netleşti. Daha çok santrofor özelliği olması gerekiyor. Yoksa içeri ve derinlemesine tek toplar çok göremedik maç içinde özellikle Tomane’ye atılacak topları beklerken ki durumlarda. Zaten Nurullah’ın uzun topu vardı Tomane’nin ilk şutunda sonra da yine hani karambol dediğimiz bir şutu.

Demek ki oyun pozisyonunu Hoca belki buna göre şekillendirecek. Kanatlara bu direktifi verecek veya onları zorlayacak. Doğaçlama pozisyondan ziyade daha anlaşılabilir bir oyun görüntüsü olacak.

Hatayı yapmadan devam edelim bu yolun sonu şampiyonluk olsun.