Geçen hafta oynadığımız futbol ve sükseli skora karşılık bu hafta formsuz bir Kocaelispor karşısında mutlak galibiyet bekliyorduk.
Kocaelispor taraftarlarının tat vermeyen son iki maçlarından sonra bizi favori gösteren mesajları vardı. Ancak bizler için ise iyi bir test mücadelesi olacaktı. Çünkü her ne kadar rakip için çanlar erken çalmış olsa da kaliteli kadrosu vardı. Bunu iyi değerlendirdik mi? Yani henüz form tutamamalarına karşılık maalesef olmadı.
Kaleyi Nurullah, Aykut’a bıraktı. İki yıldır vermediği kaleyi verdi. Aykut ise kritik kurtarışlara da imza attı. Yenilen golde hatası var denilemez. Yine Çinari, Melih’in sakatlığı nedeniyle onbir de başladı.
Eski oyuncularımız vardı kimi sahada kimi kenarda. Yılmaz ve Bahattin sahadaydı. Kubilay sonradan girdi oyuna. Yine bildiğimiz Kubilay oyunu vardı. Bir topu direkten döndü. Bahattin ise gol için çok uğraştı ama olmadı. Yılmaz ise özverili oyununa devam etti ve maçı kazanmalarında önemli bir ektiye sahip oldu.
Bize gelecek olursak. Çok tutuk başladık. Rakip oyunu yarı sahasında kabul edip bize karşı kontra atakla pozisyon üretmek için taktik uyguladı. Bunda da başarılı oldular. İlk ciddi pozisyonu da onlar buldu. Neyse ki Aykut başarılıydı. Son topu da Boli kornere attı.
Biz tempoyu artırıp rakip alana daha çok gitmeye başlayınca da pozisyonlar da geldi. Tomane sağ ayakla plase yerine pas verince mutlak gol kaçtı. Yine Boli kale önünden vuruşunu tecrübeli Korcan son anda çeldi. Gökhan’ın pas şut karışımı vuruşu kaleye paralel taça gitti.
Gökhan’ın ince pasında Yasin’in şutunu auta gittiğini gördük. Bunlar maça ağırlığımızı koyduğumuz anlardı. Buna karşılık uzun toplarla rakip pozisyonlar bulsa da Ali ve Soner iyi kademeleri vardı. Yine Burak iyi bir görüntü veriyordu. Lakin ilk yarının son anında maçın tek golü de Burak’ın ıskası, Soner’in de kademe hatasıyla gelen ortaya Bernur’un kafa vuruşu kale önüden ağlarımıza gitti.
İkinci yarıya da maçın tek hakimi olarak damga vurduk. İnanılmaz goller kaçmaya devam etti. Kaleci mi çalıştırmadık defans mı çalıştırmadık. Doğrusu kimi iyi yer tuttu kimi de iyi kademe aldı. Ancak buna karşılık daha kreatif bir cevap beklentimiz karşılık bulmadı.
Hele ki Akyüz oyuna girdikten sonra bulduğu o karşı karşıya pozisyonu gol yapacaktı. Bunları yapan bir futbolcudur ama bizler de donup kaldık o gol nasıl kaçar diye. Yasin’in uzun sürdüğü top sonrası yapılan defans müdahalesinde geri dönen topuna Akyüz çok akıllıca Tomane’ye bıraktı ama o da Korcan’ı geçemedi.
Hülasa bu maçı nasıl gol atmadan bitirdik doğrusu anlamakta zorladık. Ancak bunlara çözüm bulunmalı. Mutlaka bir şekilde topu ağlara göndermeliyiz. Şampiyonluk hedefinde işte hep sıkıntımız denk takımlardan alamadığımız puanlardır demiştik. Bunları aşmak için yapılan transferlerin buna cevap vermesi önemliydi.
Aksayan yönümüz topu rakip defans arkasına indirmediğimiz ölçüde hem kanatlara hem de orta sahaya yazar. Ancak mücadele anlamında dediğim gibi bir sıkıntı olmamasına rağmen üretkenlik ve rakibi hataya zorlayıcı unsurların daha çok devreye girmesi gerekiyor. Şöyle ki pozisyon ararken kalemizde çok rahata pozisyon veriyoruz. Kale önüne indiğimiz de rakip defansı aşmak anlamında daha çok alternatifler bulmalıyız.
Çözümü var tabi. İyi bir Fofana, Diomande ve Melunovic. Tüm bunları iyi bir şekilde monte edilmeli takıma. Sağ tarafta aksayan Çinari. Gerçi çok bir şey göstermedi ama onun da kaçırdığı mutlak bir gol vardı. Şık vurdu. Kaleci kornere çeldi. Ancak oyun anlamında Tomane gibi bir futbolcuyu gol pozisyonuna sokmak anlamında çok daha iyisini yapmalı. Yasin de mesala benzerini yapmalı. Önceliği gol atmak mı forvetine pozisyona sokmak mı? Buna cevap bulmalı Mehmet Hoca.
Gökhan bu maçta çok çalıştı mesala. Şut alanı bulamadı. Bulduğunu da iyi değerlendiremedi. Yasin yine özveriliydi. Kuşkusuz çok önemli bir isim. İşte önceliğine karar verecek.
Mesala kaç dış şutumuzu vardı? Kaç derinlemesine ince paslar vardı. Ortalar ne kadar isabetliydi? Mesala Mehmet Hoca hep bir yersek iki atarız iki yersek üç atarız dedi ama daha ikinci maçta gol atamadan maçı tamamladık. Hem de üstün oynadığımız bir maç sonunda tek golle mağlup olmaktan kurtulamadık. Tüm bunlar ve dahası Mehmet Hoca tarafından irdelenecektir diye düşünüyorum.
Kaçan balık büyük olur. Evet daha ligin başı ama böylesi maçlarda bunları kaçırmamak önemli. Yenemiyorsan da yenilmeyeceksin. Milli aradan sonra daha iyi bir Samsunspor görmek umuduyla.