GALİBİYET KAÇTI!

Keçiörengücü, çok koşan ve teknik kapasitesi de ligin iyi takımlarından biri. Bunu da sıralamadaki yeri gösteriyor. Bizleri belki Pendik maçından aldıkları mağlubiyet yanıltmış olabilir. Bu maç sonrası biz bu takımı yeneriz dedik. Ancak onların bize karşı motivasyonu çok farklı. Kalecileri Metin de bunların başında geliyor.  

Biz yine kendimize bakacağız elbette. Taraftar akın etmiş maça. Dışarıda kalma pahasına takımını yalnız bırakmamış. Hem şehrimizden hem de başka illerden gelen olmuş sırf takım bu maçı alsın hedefini perçinlesin diye. 

Onların havası farklı tabi. 

Takım olarak ilk yarısı iyi oynadık. Birçok pozisyon bulduk golümüzün dışında. Atamadıklarımız saç baş yoldurdu. Laura golden önce yakaladığı bir pozisyonu çok rahat harcadı kendisi dahi inanamadı. Neyse ki golünü attı. Öne geçtik. Farkı açıp rahat bir galibiyet alacağız diye düşünmeye dahi başlamıştık. 

Tanque üst üste şutlarını önce kaleci önledi sonra defans çizgiden çıkarttı. Bunları izlerken dileriz aramayız demiştik bu pozisyonları. 

İkinci yarıya rakip daha farklı bir formatta çıktı sahaya. Önde basmaya başladı. Biz buna karşılık önlem almaya çalışsak da Zeki’nin zamanlama hatası ile penaltı kazandı rakip. Penaltı için kimse bizim kadar cömert değil tabi. 

Skor üstünlüğü için biraz olsun kıpırdadık ancak gol kaçırmalarımız ilk yarıda olduğu gibi kaldığı yerden devam etti. Tanque kale önünden kafasını kaleci güçlükle çıkarttı. Bir diğerinde de Ahmet Sağat son dakikalarda yine gelen ortaya kıl payı ıskaladı. Dokunsa goldü tabiri yerindeydi.  

Yazdığımız pozisyonlar çok net olanlar birde şutlar var tabi. Müsait yerden uzak ara auta giden, pozisyonu kötü değerlendirip başlamadan bitenler gibi. Mesela ilk yarının başında Ali Kaan mesela pas mı vereyim şut mu çekeyim derken kaleciye kaptırdı topu.  

Elbette bardağın dolu tarafından deplasmanda önemli rakibinizden puan almak önemli ancak böylesi bir maç sonrası hele de öne geçmişken bir de üstüne üstlük maçı koparacak pozisyonları bulmuşken alınan beraberlik için üzülmemiz normal.  

Denizli maçıyla tekrardan galibiyet serileri bularak üst sıralardan kopamamamız gerekiyor. Bu maçı almış olsaydık gerçekten büyük bir anlam kazanacaktı hem de bazı rakiplerin puan kaybının olduğu bir ortamda bir nebze büyük bir moral olacaktı bizim açımızdan. 

Yarış devam ediyor. Bu aşamada ahlar vahlar ile değil daha çok mücadele ile bu işi başaracağız. Sanılmasın ki Denizli maçı da çantada keklik. Yok öyle bir maç artık. Herkes sonuna kadar mücadele ediyor. Bodrum gibi ligin çok gol atan takımına geçit vermediler. Bunun bilinciyle maça çıkalım. Bir de kreatif oyuncu eksikliği orta alanda kendisini gösteriyor. Harriss yine oyuna girince bir şeyler yapmak için uğraş verdi ama benim kastım orta alanda bu manada sıkıntımız var. Hoca da bunu görüyor olmalı. 

Artık hedefe giden yolda bazen olur bunlar deriz ama geçmişte ki puan kayıplarını düşününce kredimiz az diyoruz. Bunun telafisi de seri galibiyetlere devam etmekle oluyor.  

HEDEFE KİLİTLENDİK!

Her haliyle zor geçeceği bir maç olacağı belliydi. Hedefinin çok altında kalan bir Tuzlaspor ile sendeleyen ama yeniden ayağa kalkan bizim takım.

Maça ilgi taraftarlarımızın fazlaydı. Hatta içeriye giremeyenler kadar farklı bir şekilde içeride olan taraftarlarımızda vardı. Yönetimin fazla bilet talebini de reddetmesine rağmen yine de takımını yalnız bırakmadı. Hatta davullu zurnalı şekilde kaldığı otelden de uğurlamayı ihmal etmedi taraftarlar takımını.

İnanmak ve bunu yaşamak aslında maçın özeti.

Maçın başında Tanque’nin şutuyla başladık maça. Biraz kontrollü biraz da rakip alanda daha fazla görünün bir görüntümüz vardı. Açıklar da verdik aslında. Rakip kontra da buldu. İlkini atamadı. Sonra yine Laura ile gole yaklaştık.

Yine hatalar zinciri ve yediğimiz kontra sonrası gol geldi. Adeta takım çalıma dizildi. Gol öncesi atakta Laura’ya net faul vardı. Bunu es geçti hakem ve VAR görevlisi hakemler. Yine ofsayt çizgisi de ikna edici olmadı bizler için. Ancak böyle acemice gol yenilmezdi bunu da belirtelim.

Maçın içine o kadar müdahil oldu ki hakem hem ikili mücadelelerde aleyhimize verdiği karalar hem de kritik karalar ki bunlardan biri de Tanque’nin yerde kalmasına göz yumdular.

Anlaşıldı ki hem hakemleri hem de rakibi yenecektik!

Maçın ikinci yarısına müthiş ataklarla başladık. Rakibi adeta ablukaya aldık. Tanque, Zeki, Celil derken Laura’nın şutlarını gördük. Harriss ortasında bu kez içeri ortasında Tanque zorda olsa topu ağlara gönderdi ve beraberliği sağladık.

Bundan sonrası artık rakibi daha da zorlayıp ikinci golü bulmaktı. Cisse’nin Osman’a kafa atmasını hakem kırmızı kartla cezalandırdı ve rakip 10 kişi kaldı.

Ahmet Sagat ve Muhammet oyuna girmesi bir nevi maçı da getirdi. Aslında Harriss ile birlikte tüm sonradan oyuna girenler maçın kaderini etkilemiş oldular.

Orta alanda Muhammet’in topu kapması takımını ata çıkarttı. Sonrasında Tanque’nin Ahmet’e pası onun topu içeri çıkartması genç Muhammet’in rakibinin yanında iyi yükselip kafa vuruşunu yapması ve galibiyet golünü getirmesi. “İşte hedefe kilitlenen takım görüntüsü bu!” dedirtti bizlere.

Maçı zor da olsa kazandık hem de hakeme rağmen. Bunu iki haftadır yaşıyoruz. Başkan’a bir defa daha hatırlatalım. Mutlaka bizim bay aramızda bunu görüntülerle TFF yönetiminin de dikkatine sunmalıdır.

Kazandığımız için mutluyuz. Kolay olmayacağını Göztepe maçı sonrası yazmıştım. Rakip her ne kadar kötü de sonuçlar alsada mutlaka çıkış arayacaklardı. Bunu da aslında bir nevi yakaladılar ama bizim futbolcularımızın kazanma iştahı ve mücadelesiyle bunu engel oldular.

Şunu da belirtmek gerekir ki ilk kez 3 maç üst üste kazanmış olduk ligde. Yine ilk kez bu sezon geriden gelip kazandığımız bir maç oldu.

Bay arasına galibiyetle gidip yukarı tutunmak güzel. Artık sonrasında yine bir başka zorlu maç bizleri bekleyecek. Keçiörengücü maçıyla bu çıkışı sürdürmek müthiş olacak. Artık ondan sonrası taraftara kalacaktır.

Hedefe kilitlendik diyoruz söz yine sizde arkadaşlar!

BAŞKAN O POZİSYONU TFF BAŞKANINA GÖSTERMELİDİR!

Göztepe, formunun zirvesinde geldi şehrimize. İki kez üst üste kazanmış birini de evinde farklı bir galibiyet ile bitirmişti. Yani gol yollarını adeta açmıştı.

Buna karşılık bizim de sahamızda ki şanssız maçların akabinde galibiyet hasreti oluşmuştu. Taraftar ilgisiz bırakmadı. Grupların tribünde birleşmesi dağınık durumu ortadan kaldırılmıştı. Tebrik ederiz hepsini. Emekleri çok nihayetinde. Bu özverili hareketleri de önemliydi maça damga vuran.

Diğer maçların aksine daha durağan başladık. Kontrollü de diyebiliriz buna. Rakibi küçümsemek başa sıkıntı açabilirdi. Hani ilk dakikalarda girilen pozisyonları hatırlayınca bu maçtaki kontrollü başlamayı rakibin tehlikeli ayaklarına bağlıyorum. Neticede Yasin ve Ali Akman gibi ayaklara sahiplerdi.

Sakin giden maçı Yusuf Emre’nin şutu biraz açtı. Aslında bir nebze tempolu oyun var diyebilir ancak iki takımda son toplarda hatalar yapınca pozisyonlar başlamadan bitti. Yine Yunus bir anda bizi ayağa kaldırdı. Kaptığı topla iyi ilerledi ancak aynı güzellikte pasını veremeyince o müthiş başlangıcın devamı gelmemiş oldu.

Hüseyin Hoca, geriyi bu kez 4’lü savunma da ileri çıkışları biraz olsun yavaşlaşttığı aşikar. Sağat ve Tanque birlikteğinde beklediğimiz o pozisyonlar gelmedi. İlk yarınnı sonu haricinde. Sağat istekli ve arzuluydu. Tanque markajları aşmakta zorlandı.

Alim’in uzun topunu Ali Ülgen çok iyi indirdi oyuna Yusuf Emre’nin yerine giren Ali Kaan’ın şık şutuyla öne geçtik. Skoru korumakta önemliydi bu maçta. Yine ilk yarının sonların Sağat iyi kazandı bıraktı Tanque’ye onun şutu kaleci güçlükle karşıladı bu kez Ahmet Sağat vurdu o da kaleciye takıldı.

İkinci yarıya rakip biraz daha önde başladı. Biz de arkada açıklar aradık. Buna karşılık pozisyonlar da ürettik. Laura sonradan girdi oyuna. Ancak önce kaleciye takıldı sonra da hakemlere. Ahmet Sağat’ı yerde gördük. Hakem buna da devam dedi. Oysa direk rakip düşürdü Ahmet Sağat’ı. Pozisyon da bir VAR skandalı yaşadık. Ekran başında ki Emre Malok nasıl izlediyse ki görüntü ekrana dahi gelmedi devam kararını onayladı. Böyle garip bir pozisyon damga vurdu maça. VAR’ın çizgisi yoksa da tv görüntüsüne göre Laura ofsaytta değil Ahmet Sağat’a yapılan da net penaltı. Kesinlikle Başkan bu görüntünü üstüne gitmelidir bu kaçıncı VAR skandalı diye.

Hadi bu maçı kazandık. Son haftalarda bunlar artıkça arttı. Vurdumduymazlığın yanında buna artık art niyetli olarak da bakıyoruz. Bakın son dakika pozisyonda Hakem’in verdiği kararda faul dahi yok. Yunus Emre rakibin markaj yapıyor o kendisini yere atıyor. Yine maç içinde Tanque’ye Ahmet Sağat’a yapılan faulleri es geçti maçın orta hakemi Murat Erdoğan.

Kazandığımız maçta yazalım ki kaybettiğimizde bir anlamı olmuyor. Pendik maçında da VAR devreye girmedi ve olası bir kırmızı kart rakibe çıkmamıştı. Tüm bunlar mutlaka Başkan tarafından görüntülü olarak TFF Başkanı dahil MHK başkanına da anlatılmalıdır.

Sahamızda kazanmayı da hatırladık buna sevinmekle birlikte yine ilk kez üst üste iki maç galibiyetle bitirmeyi de seviniyoruz. Maç fazlalığımız var. Ancak bunlar kazandıkça bizi üstte tutacaktır.

Tuzla ile karşılaşacağız. Bizim açımızdan bu maç çok anlamlı oluyor haliyle. Diğer iki rakibin aksine Tuzla da son haftaların kayıplar yaşayan takımı. Elbette bize karşı daha istekli çıkacaklardır. Hafife alırsak cezayı kesebilirler bize. Bunun için çok ciddi şekilde tıpkı geride kalan iki maça çıkıldığı gibi hazırlanmalıdır.

Tuzla maçı sonrası da mola haftamız geliyor. Bundan dolayı bu maçı da kayıpsız geçtiğimizde Keçiören karşısına yine deplasmanda kıyasıya bir maç bizi bekliyor olacak.

Taraftar tribünden sevinçle ayrıldı bu gerçekten güzel. Ancak yine kayıpların telafisi için kazanmaya devam etmeliyiz. Bu da futbolun gerçeği.