Aslında başlığı biraz da Kubilay’ın üzerinden atmak isterdim ancak Nuri Asan Tesisleri’nin önünde toplanan taraftarlara haksızlık olacaktı. O muhteşem görüntüleri hepimiz serapta su görenler gibi izledik ve duygulandık.
Emeği geçen tüm taraftarlarımıza sonsuz teşekkürler ediyoruz. Hani öteden beri takım başarı elde edemese de Taraftar Şampiyon derdik. Özlemişiz doğrusu.
Ümraniye maçının yaraları daha sarılmamıştı. Kayıp hanemize yazılan bir maçı biz 1 eksik maç olarak görüyoruz. Çünkü açık açık kural hatasında maç tekrar edilir deniyor İFAB kuralları. O halde TFF’nin buna uyması gerekir. Yüksel Başkan’da buna vurgu yapmış. Ancak TFF yönetiminin maçı kaldığı yerden gibi garip gureba cümlesi tam bir aymazlık. İstanbul takımlarının başına geldiğinde uygulanan kural bize gelince bir anda kıvırmalar oluyor.
Samsunspor, maça tüm bu atmosferde çıktı sahaya. Coureur ve Caner 11’de yerini aldı. Bu değişikliklerin takıma nasıl etkisi olacağı merak konusuydu. Doğrusu bizler de acaba nasıl olacak takım nasıl bir reaksiyon vercek diye merak ettik.
İlk dakikalarda top üstünlüğü vardı. Bunu da Burak’ın enfes golüyle süsledik.
Hemen akabinde topun çizgiyi geçip geçmediği tartışmalar içinde Bandırma beraberliği yakaladı. Bu yediğimiz golün şokunu yaşadık biraz. Daha durgun bir görüntümüz vardı. Pozisyon üretmekte oldukça sıkıntılar yaşadık. Final paslarında da sıkıntılar yaşadık.
Biraz olsun hareketlendiğimiz de etkili oluyoruz. Buna yönelik oyuncularımız da var. Ancak tempoyu yeterince artıramadığım için sıkıntılar yaşıyoruz. Rakip de etkili geldiği pozisyonları oldu.
İkinci yarıya biraz da kıpırdadık. Djedje’nin sert şutuyla gözlerimizin pası açıldı. Gökhan topu kornere zorlukla çeldi.
Ardı ardına Coureur’un şutlarında toplar direkten döndü. Saçlarımız kalmadı o esnada başımızda!
Peşine Burak ikinci kez yerde kaldı ve hakem yine devam dedi. Artık son hamleleri 70’den bırakan Ertuğrul Hoca Kubilay’ı aldığında ister istemez tüm gözlerde onun üstüne çevrildi.
Kubilay oyuna sonradan girince mi daha iyi yoksa başta mı başlasa daha etkili bu durum tavuk mu yumurta dan yumurta mı tavuktan çıkar gibi oldu.
Neyse ki Kubilay da eskisi gibi değil artık ve kendisine verilen bu görevi çekinmeden yerine getiriyor. Bir iki ara paslarında sonra, Djekje, Yasin ve Kubilay’ın da kaleyi düşünmesiyle birlikte geceye son derece güzel bir gol bırakıyor.
Çilingir tabirine uyan bir durumu oldu onun.
Bandırma da ilk maçta etkili olan De Vale’yi göremedik dahi maçta. Pote ikinci yarı girmesine rağmen defansımızı bir kez aştı ki o pozisyon da ofsayt kokuyordu Nurullah’a takıldı.
Son bölümde oyuna giren Guido yine alkışı alan bir iş yaptı. Kısa zaman oynadı ama bir şutu vardı kaleye bir de müthiş bir kontra atağa çıkarttı takımı ve Coureur’un gol atmasında önemli bir katkı yaptı.
Böylesi gerilimli bir maçın sonrasında kazanılan 3 puanı önemliydi. Ertuğrul Hocamızı tartışanları anlamakta zorlanıyorum. Sahi ne yapacaklar Rahmetli İlhan Cavcav gibi her bir maç sonrası hoca mı kovacaklar. Hani istikrar diyorduk. Hani yıllardı Ertuğrul Hoca gelsin o bu şehrin adamı diyorduk. Yaşanılanları bir anda unutuyoruz ne yazık ki!
En başta İrfan Buz daha ortada bir şey yokken kaçtı gitti bunu da mı hatırlamazsınız?
O halde bir şekilde hoca da maç kazanacak. Tüm bu baskının altında iş yapmak zordur. Allah kolaylık versin.
Elbette bu maçın belli bölümleri hariç takım çok öyle aman aman oyun yoktu. Hani öyle saat gibi işleyen bir takım görüntümüz de yoktu. Rakibi tam ablukaya alıp sağlı sollu baskıya alıp bunaltma da yoktu. Ancak tüm bunlara rağmen rakibinin oyunu bozup onları hataya zorlayan ve rakibine pozisyon vermek istemeyen bir takım görüntüsü çiziyor.
Sonuç odaklı hareket eden bir takım görüntümüz elbette bizi de biraz zorluyor anlamakta. Ama ikinci yarıda ki genel oyun en azından daha da iyileştirilebilir. Bunun içinde yenilerin daha iyi bir adaptasyon ki hızlı olması gerekiyor.
Mesala eleştirilen Yalçın öyle kritik hamleler yaptı ki takımı ipten aldı. Boli rakip hücuma nefes aldırmadı. Savicevic çalışkan bir görüntüsü vardı. Hamroun da güç katacaktır. İyi bir görüntü verdi ve ilk maçında asist yapmış oldu. Coureur başta biraz düşündürdü. Pozisyonlara girmekte güçlük çekti acaba dedirtti ama ikinci yarı daha orta da ve kaleye doğru pozisyon alınca golcü kimliğini gösterdi.
Maçın hakemi ise rakibe daha toleranslı davrandı. Net iki penaltımızı vermedi. Sarı kartlar bize kolay çıkarken rakibe bunu kullanmakta düşündü. Faul beklediğimiz alarda da oyunu devam ettirdi.
TFF’nin bir maçımızı da oynatacağını düşünerek önümüzde zorlu bir maç fikstürü var. Önce Akhisar sonra İstanbul hafta içi maçı olarak da Eskişehirspor. İki zorlu deplasmandan istenilen sonuçları aldığımız taktirde elbette iyi bir ivme kazanacağız. Ümraniyespor maçı için ne zaman tarih verilir onu da zamanla göreceğiz.
Samsunspor bu zorlukları en iyi şekilde atlattığında artık çok daha iyi işler yapacaktır. Elbette Akhisar iyi başlamıştı. 2 de 2 yaptılar. Bu hafta ne yaparlar bilemem ama görüntü o ki transferleri etkili.
Bu maçlarımız da kolay değil. Aslında hiçbir maç kolay değil. Dileriz ki üstesinden gelceklerdir.
Yine Basketbol takımımızı da tebrik ediyoruz. Onlar da aynı saatlerde oynadıkları Kocaeli Kağıtspor maçını alarak yoluna devam ediyorlar. Belki sezon başında iddialı değillerdi ama 11. Maçını kazanarak üst sıralarda artık kendinden söz ettiren takım oldular.