Bu başlık bizim çocukluğumuzda o zaman gazete manşetlerini süslerdi!
Sürekli alınan başarılı sonuçlardan sonra ve ligin zirvesinde olduğumuz yıllardı o yıllar tıpkı bugünlerde olduğu gibi.
Konyaspor taraftarları maç öncesi jest yaparak ağırladı maça giden taraftarları. Güzel görüntüler vardı. Onlar içinde önemli ve kritik maç haline gelmişti. Buna rağmen dışarıda bir çok maç öncesi olan olumsuz görüntüler yaşanmaması önemliydi. Çok daha naifliklerin olması bizim de ayrıca değimemize neden oldu. Yazmasak ayıp olurdu. Teşekkürler Konyaspor taraftarları.
Elbette maç sahada oynanıyor. İki takımda buna yakışır mücadele ettiler. Lakin Hakem Yasin Kol bu kritik maçın hakemi olmadığını gösterdi.
Bola! Ah Bola madem böyle şutları atıyordun da daha evvel nedeydin? Muhteşem goldü. Hemen maçın başında Emre baskısıyla kazanılan top sonrasında oluşan boşluğu iyi gören Bola şık bir gole jeneriklik bir gole imza attı.
Golü erken bulmamanın avantajıyla oyunu da istediğimiz gibi kontrol ettik. Rakip etkili olmaya çalıştığı anlarda da iyi şekilde müdahale ettik pozisyonlarda. Rakibin etkili isimlerine fırsat vermedik. Defans hattımız günündeydi.
Tempoyu biz ayarladık maç boyunca. Konyaspor çaresizlik içinde doldur boşaltlara geçti çoğu kez. Bu da bizim işimize geldi.
Eğer Marius 2 net pozisyonda golü atabilseydi daha erken kopartacaktık maçı. Önce aşırtmayı denedi olmadı, sonra Emre’nin iyi pasında kale önünde topu ağlar yerine kaleciye nişanladı.
İkinci yarıda çok etkili olamadı rakip. Yusuf Erdoğan’ın çapraz şutu vardı, bir de Okan’ın serbest atıştan fotoğraflık kurtarışı.
Biz bu yarıda net pozisyon üretmekte zorlandık. Emre’nin uzaktan şutuyla heyecanlandık biraz yarım oluşan pozisyonlarımız vardı. Dimata’yı daha etkili bekledik ama o açık alanları bulamadı.
İyi konsantrasyon ile oynadığımız maçı 1 gol atarak 3 puanla tamamladık. Hakemin çok rahat kartlarını gördükten sonra bu maçı kazanmak gerçekten kolay olmadığını belirtmek gerekir ki kırmızı için tetikte bekiyordu adeta. Ancak rakibi ise kollayan görüntüsü saç baş yoldurttu. Mesela Aleksic 2. Sarı karttan atabilmeliydi. Onun yarısı kadar hamlelerde dokunsak sarı kartı gösterdi futbolcularımıza hakem. Soner Aydoğu dahi nasibi aldı bunlardan. Çok şükür ki en azından Var’a iş düşmedi. İnce ince doğradı ki bunda biraz da futbolcuların iyi niyeti vardı. Mesla Yusuf Erdoğan hakem çok sert pozisyonda itiraz ederken eski takım arkadaşı olan Zeki ile pozisyonu yumuşak bir dille anlattı. Sadece Celil’in ikli mücadele de yerde kalan rakibine gittiğinde sert tepki gördü. Onda da iki takımda ortamı bir anda yumuşattı diyebiliriz.
Buna rağmen çok önemli 3 puan aldık hem yakın takipçimiz Eyüp’ün puan kaybettiği haftada kazanmak çok önemliydi.
Her şey lehimize artık. Ntcham’ın kafasını artık futbola vermesiyle daha güçlü olacağız. Haftaya dilerim Rize maçında dolacaktır stadyum. Marius ve Bola sarı kart cezalısı. Buna rağmen yine de favori biz olacağız. Haydi şehir bu sefer sıra sende! Daima kötü günlerde sırtladığımız bu takımı çok iyi olduğumuz şu günlerde yalnız bırakmayalım!
Zaten hayaller Avrupa değil miydi? O halde neyi bekliyorsunuz?
Stadyum dolacak bu takım daha da şahlacak!